Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, beraberinde Azerbaycan Savunma Bakanı Orgeneral Zakir Hasanov, Gürcistan Savunma Bakanı Juansher Burchuladze ve TSK komuta kademesi ile takip ettiği Cumhuriyet tarihinin en geniş iştirakli Kış Tatbikatı’nın Seçkin Gözlemci Günü’ndeki konuşmasında Türkiye’nin makul, mantıklı ve istikrarlı bir dış siyaset izlediğini belirtti.
Türkiye’nin bu taraftaki tüm uğraşlarına karşın Yunanistan’ın kışkırtıcı, gerginliği artırıcı aksiyon ve telaffuzlara devam ettiğini söyleyen Bakan Akar, “Yunanistan tarafından yapılanları olabildiğince sükûnetle karşılamaya çalışıyoruz” diye konuştu.
Yunanistan’ın memleketler arası mutabakatlara muhalif olarak adaları silahlandırmasına, Yunan yetkililerin provokatif ziyaretlerine dikkati çeken Bakan Akar, “Bizim barış ve diyalog davetimize karşılık Yunanistan’ın, NATO dururken birtakım yapay ittifaklar peşinde koşmalarının, beyhude silahlanma uğraşlarına girmelerinin ittifak, komşuluk ruhuna ters olduğunu görüyor, kendilerinin de bunları anlamalarını bekliyoruz” tabirini kullandı.
Türkiye’nin diyalog davetlerinin zafiyet, “Oldubittiye müsaade etmeyiz!” telaffuzlarının ise tehdit olarak algılanmaması gerektiğini vurgulayan Bakan Akar, “Bizim Yunanistan’ı tehdit etmemiz kelam konusu değil. Milletlerarası hukuk ve uygun komşuluk bağları içinde yapılması gereken ne varsa bunları söylüyoruz. Türkiye kimse için tehdit değil; Türkiye güçlü, muteber ve faal bir müttefiktir. Biz ne Kıbrıs’ta ne Ege’de ne de Doğu Akdeniz’de bugüne kadar hiçbir oldubittiye müsaade vermedik, bundan sonra da vermeyeceğiz. Hiçbir halde hakkımızı çiğnetmedik, çiğnetmeyeceğiz. Hakkımızı, hukukumuzu korumakta, kollamakta azimliyiz, kararlıyız ve buna da muktediriz” kelamlarını sarf etti.
Türkiye’nin 71 yıldır NATO’da kendine düşen misyonları başarılı halde yaptığını ve yapmaya devam ettiğini aktaran Bakan Akar, Türkiye’nin güçlenmesinin NATO’nun güçlenmesi manasına geldiğini söz etti. Türkiye’nin, ABD’den F-16 tedariki konusuna da değinen Bakan Akar, şunları kaydetti:
“Şu ana kadar bize verilen, resmî temaslarımızda aldığımız bilgiler olumlu. Biz de artık bir an evvel bunun olumlu ve somut adımlarla sonuçlandırılmasını bekliyoruz. Bu taleplerimizi de yeniden resmî yollardan muhataplarımıza iletmeyi sürdürüyoruz. Orada aleyhte çeşitli teşebbüsler olduğunu da görüyoruz. Bütün bunların bir tarafa bırakılıp akılla, mantıkla, objektif kriterlerle ilerlemek suretiyle modernizasyon ve tedarik çalışmalarının olumlu biçimde sonuçlanacağına inanıyoruz. Güçlü Türkiye, güçlü Türk Silahlı Kuvvetleri; güçlü NATO, güçlü ittifak demektir. Bunu da herkes bu türlü bilsin.”
İSVEÇ VE FİNLANDİYA’NIN NATO ÜYELİK SÜRECİ
Türkiye’nin başından beri NATO’nun açık kapı siyasetini desteklediğini belirten Bakan Akar, İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyelik sürecine yönelik de değerlendirmelerde bulundu. İsveç ve Finlandiya’nın, Madrid’de imzalanan muhtıraya uygun davranması gerektiğini söz eden Bakan Akar, “Terörle mücadele çerçevesinde oradaki teröristlerin Türkiye’ye iade edilmesi bu mutabakat muhtırasının doğal bir sonucu. Bunu herkesin görmesi lazım. Bunu bekliyoruz. Teröristlere takviye verildiği, taahhütler yerine getirilmediği ve ihracat kısıtlamaları devam ettiği surece rastgele bir biçimde Türkiye’nin buna ‘evet’ demesinin mümkün olmadığını aklı olan herkes görüyor, onların da görmesi lazım. Maalesef bu mevzularda bugüne kadar bilhassa İsveç tarafından kâfi somut adım atılmamıştır” diye konuştu.
Bakan Akar, Türkiye-Rusya ve Suriye Savunma Bakanları ve İstihbarat Liderleri tarafından Moskova’da gerçekleştirilen üçlü toplantıya ait ise şunları paylaştı:
* “Her vakit söylediğimiz üzere tek gayemizin teröristler olduğunu, hudutlarımızı ve vatandaşlarımızı terörden korumak için uğraş gösterdiğimizi, başka taraftan da artık ek bir mülteci akını istemediğimizi, bu nedenle Suriyeli kardeşlerimizin kendi topraklarında kalması için elimizden gelen çabası gösterdiğimizi tabir ettik. Önümüzdeki günlerde refahın, güvenliğin, huzurun sağlanmasına bağlı olarak Türkiye’deki Suriyeli kardeşlerimizin inançlı, istekli, saygın biçimde topraklarına, meskenlerine dönmeleri için çaba gösterdiğimizi gündeme getirdik.
* Ayrıyeten bizim hem Suriye’de hem de Türkiye’de bir arada olduğumuz Suriyeli kardeşlerimiz var, onlarla çalışmalarımız var. Bu kardeşlerimizin aleyhine, onları zora sokacak rastgele bir şey yapmamız, söylememiz asla kelam konusu değil. Önümüzdeki günlerde de bu toplantının devamı olarak teknik heyetlerimiz toplantılarını yapacaklar. Sonuç almak için elimizden gelen uğraşı gösteriyoruz.”
“BİZİM MAKSADIMIZ SAVAŞ DEĞİL”
Yerli ve ulusal savunma sanayi eserleriyle TSK’nın donatımını sağlarken ordu çalışanının eğitim öğretimi için de büyük efor harcandığını, bunda da tatbikatların değerli olduğunu lisana getiren Bakan Akar, şair ve tabip Abdülhak Molla’nın bir şiirinden “Bu mesel ile bulur cümle düvel fevz-ü felah, hazır ol cenge ister isen şayet sulh-ü salah.” mısralarını okudu.
“Burada bizim emelimiz savaş değil.” diyen Bakan Akar, ülke ve milletin hak ve menfaatlerini korumak, güvenliğini sağlamak ve savunmasını gerçekleştirmek için çalışmaları sürdürdüklerini ve hazırlıkları en üst seviyede tutmak için çalıştıklarını anlattı.
Son beş yılda 985 tatbikat gerçekleştiren TSK’nın 2022’de 225 tatbikat icra ettiğini bildiren Bakan Akar, 2023 yılında da 206 tatbikatın planlandığı bilgisini paylaştı.
Dünya belirsizlikler içinde risk ve tehditlerin yer aldığı bir periyottan geçerken Türkiye’nin bu hassas devirdeki teşebbüsleriyle özne hâline geldiğini söz eden Bakan Akar, bunun doğal sonucu olarak Türkiye’nin tesir ve ilgi alanının genişlediğini lisana getirdi.
“İŞGAL BİÇİMİNDE BİR EMELİMİZ ASLA KELAM KONUSU DEĞİL”
Cumhuriyet tarihinin en ağır denetim önlemleriyle hudut güvenliğinin sağlandığını aktaran Bakan Akar, son beş yılda 1 milyon 488 bin kaçağın geçişini engellediklerini, yakalanan 797 bin şahıstan 2 bin 400 teröristin kolluk kuvvetlerine teslim edildiğini aktardı.
Terörle gayret konusunda bütün faaliyetlerin legal müdafaa kapsamında yapıldığını söz eden Bakan Akar, şöyle devam etti:
* “Bizim rastgele bir formda taciz, tecavüz, işgal halinde bir hedefimiz asla kelam konusu değil. Yaptığımız şey ülkemizi ve milletimizi korumak için yasal müdafaa çerçevesinde operasyonlar. Bunu yaparken de hakikaten başından sonuna bütün operasyonlarda, ister planlama safhasında ister uygulama safhasında olsun en yüksek rütbeden en kıdemsizine kadar herkes bunun bilgisi ve şuurunda.
* Günahsız insanlara ziyan vermemek için hakikaten her türlü önlem alınmakta. Bunun yanı sıra tarihî, dinî, kültürel yapıların ziyan görmemesi için her türlü önlem alınmakta. Bunların ötesinde etrafa ziyan vermemek için de yeniden yaptığımız çalışmalarda hem planlamada hem de icrada her türlü hassasiyet, her türlü dikkat gösterilmektedir. Bu çabada ister yurt içi ister yurt dışı, hudut ötesinde yaptığımız operasyonlarda bizim tek amacımız teröristler. Bunun çok düzgün bilinmesi lazım. Çok yeterli görülmesi lazım. Çarpmalara, çarpıtmalara karşı da herkesin müteyakkız, uyanık olması lazım.”
“ŞEHİTLİKLERİMİZDE KÜRTLER VE TÜRKLER YAN YANA YATIYOR”
Her türlü terör kümeleri ve örgütleriyle çabayı sürdürdüklerini belirten Bakan Akar, şunları kaydetti:
* “Hiçbir formda bizim etnik, dinî, mezhepsel kümelere karşı bir operasyonumuz olmadığını herkesin bilmesi lazım. Kimi fitne fesat odakları bunu bir formda çarpıtmak suretiyle güya yaptığımız operasyonlarda bu türlü bir şey varmış üzere fitne fesat çıkarmaya çalışıyorlar. Bunun hiçbir biçimde gerçek olmadığını herkes biliyor. Lakin bu fitneciler, fesat çıkaranlar bunu da bir halde şuurlu bir halde ayrımcılık için yapıyorlar.
* Biz biliyoruz ki yüzyıllardan beri Türkler ve Kürtler bir arada yaşıyor. Kız aldılar, kız verdiler. Birebir ekmeği paylaştık, birebir suyu paylaştık. Bu vatanı düşmandan biz temizledik. Bu Cumhuriyeti biz kurduk. Bu bayrakları göndere biz çektik. Bunun da en hoş delili olarak şehitliklerimizde Kürtler ve Türkler yan yana yatıyorlar.”
Bakan Akar Libya, Azerbaycan, Ermenistan, Somali, Kosova, Bosna Hersek üzere ülkelerle Ege, Akdeniz ve Karadeniz’de barış ortamının oluşturulması için Türkiye’nin uğraşlarını sürdüreceğini belirtti.